Europcar&Goldcar Türkiye CEO’su Fırat Fidan, araç kiralama sektörünün ayakta durabilmesi için faiz oranlarının düşmesini beklediklerini söyledi.
Bloomberg HT Üst Düzey programına katılan Fidan, 2024 yılının sektör için kârsız bir yıl olduğunu, bu faiz oranlarıyla 2025’in de kârsız geçebileceğini söyledi.
Fidan, bu yıl sektörde kârlı bir şirket olabileceğini düşünmediklerini belirtti.
Programda Fidan’ın öne çıkan ifadeleri şunlar oldu:
“FDN Grup olarak geçen yıl ciromuz 10 milyar TL seviyesindeydi”
Grubumuz 35 yılı aşkın bir süredir ağırlıklı olarak otomotiv sektöründe hizmet veren şirketler grubudur. Grubumuzda 650’ye yakın çalışanımız bulunuyor. Toplam ciromuz geçtiğimiz yıl 10 milyar lira seviyelerindeydi, bu yıl da hedeflediğimiz ciro 15 milyar lira seviyelerinde. Grubumuzun şirketlerinden ASF otomotiv yetkili satıcıların temsilciliğini yapmakta, Türkiye’nin önde gelen markalarının temsilciliğini yapıyoruz. Aynı zamanda grubumuzda iki tane kiralama firması var, bir tanesi Europcar, Türkiye distribütörlüğünü yapıyoruz diğeri de Goldcar. ASF Otomotiv olarak da Türkiye’nin en büyük şirketlerinin yer aldığı Fortune 500 listesinin 10 yıldır içinde yer almaktan gururluyuz. Yine sektörde sigorta şirketimiz var ve bir lojistik şirketimiz var. Her zaman büyümeyi hedefleyen bir grubuz.
Türkiye’de kiralamada global marka olarak yedi tane marka var. Bizde hep ilk üçe oynayan markayız. Yetkili satıcılıklar bazında da yılda yaklaşık 15-20 bin aralığında ikinci el satış faaliyetlerimiz de var. Lojistikte de Anadolu Yakasında Tesla’nın teslimat ağını biz gerçekleştiriyoruz, aynı zamanda lokal kiralama firmalarının yine lojistiklerini yaptığımız bir bölgemiz daha var. Lojistik alanına son 3 yıldır yatırım yapıyoruz hedefimiz burayı daha da büyütmek.
Yatırımlarda görünüm
2022’de Goldcar firmasının Türkiye haklarını satın aldık, Goldcar İspanyol bir firmadaydı, bu firmadan yaklaşık 270 milyon liraya devraldık. Pandemi öncesi başladığımız bir inşaat süreci vardı. Yaklaşık 33 bin metrekarelik 50 milyon dolar yatırımla bir alanı inşa ettik, orada da şu anda Toyota ve Ford markalarımızla hizmet veriyoruz. Son 1 yıl içinde yine 2,5 milyarlık bir araç yatırımı yaptık Europcar ve Goldcar için. Zor olan bir senede yine yatırımlar yaptık ve hemen hemen her yıl bir dijital gelişim ve dönüşüm yatırımı da yapıyoruz. Bu da yıllık 200 milyon liraya yakın bir yatırım.
Europcar dünyanın en büyük 2’inci araç kiralama firması, Avrupa’nın da en büyük araç kiralama firması. En temel stratejileri bulundukları ülkelerde birinci olmak istiyorlar. Biz Europcar’ı bünyemize 2002 yılında aldık, burada da araç parkımızı hedeflediğimiz şekilde büyüttük. Şu anda Türkiye’nin 92 lokasyonunda hizmet veriyoruz, hedefimiz de Türkiye’nin her lokasyonunda hizmet vermek.
Sektörde Avrupa’ya bakarsak, Türkiye en çok rekabet edilen ülkelerden bir tanesi. Çok fazla lokal marka var. Şu anda 650’ye yakın marka var o yüzde rekabet de sıkıntılı bir durumda aslında. Tabii ki lokal markalar kesinlikle olmalı ama bunların da bir sınırlandırılması olmalı.
Sektörde finansman baskısı
Aslında 2023 yılına baktığınızda Türkiye’de otomotiv sektörü en iyi zamanlarından birini yaşadı. Bunu da biz kiralama sektörü olarak araçlarımızın değerlenmesiyle gördük. Fakat bu değerlemeler biraz fiktif ve kârlılıklar da suni kârlılıklar. Çünkü bugün o araçların yerine koyduğunuz yeni araçların maliyetlerine baktığınızda yenileme maliyetleriniz yükseliyor.
Türkiye’deki faiz oranlarına da baktığınız zaman yüzde 4,5 ve yüzde 5’lerle aldığınız bir aracı kiralama diye yaptığınız zaman size o kârlılığı getirmiyor. O yüzden 2024 kiralama sektörü için bir kere kârsız bir yıldı, bu yıl sektörde kârlı bir kiralama şirketi olacağını düşünmüyorum. Bunu 0hem günlük hem de operasyonel kiralama için söylüyorum.
Tabii burada global markalar daha çok ayakta durabilecek, 2025 yılında da bu faiz ve finansman oranları devam ettiği sürece benzer bir sene olur. Ama 2025’in ikinci yarısında faizlerin düşeceğini öngörüyoruz. Devletin zaten dezenflasyon politikaları var, bunlarla beraber faizler de düştüğü sürece 2025’in ikinci yarısı biraz daha sektör için iyileşmeye doğru gidecek. Şu anki mevcut durumda 2024 yılının kiralama sektörü için kötü geçtiğini söyleyebilirim.
Bizde aslında rezervasyon adetlerine baktığınızda yurt dışından gelen adetler yükseldi, ama yurtiçi turizme baktığınızda yarıdan da daha fazla bir kayıp var. Çünkü Türkiye’de satın alma gücü düştü, insanlar araç kiralamayı özellikle günlük araç kiralamayı lüks statüsüne koymaya başladılar, ikinci üçüncü ihtiyaç yapmaya başladılar ana ihtiyaç kaleminden çıktı. Maalesef bizim yurtiçi turizmimiz düştüğünden dolayı bu sene Temmuz ayının ortasında bizim için turizm sezonu başladı normalde biz Mayıs’ta turizm sezonunu açıyoruz. Sonra da Eylül ortalarında da erken bir şekilde sezon bitti. O sezonda yani zirve yaptığımız sezonda da istediğimiz kârlılığa ulaşamadığımız için maalesef tabii kârlılık daha kötü boyutlara ulaştı. Bu şartlarda ayakta durabilmek için faizlerin düşmesini bekliyoruz. İlk 9 aydaki zararımız şu anda 200 milyonların üzerinde.
Pazarda hibrit ve elektrikli araçların payı
Şu anda yüzde 10 elektrikli araç var, operasyonel kiralamada elektrikli araca talebi artıyor çünkü firmalar elektrikli aracı maliyetlerden dolayı kiralamak istiyorlar fakat günlük kiralamada elektrikli araç pek tercih edilmiyor çünkü daha farklı araçlar tercih ediliyor. Europcar da zaten bize belli bir adet elektrikli araç tutma zorunluluğu getiriyor. Filomuzda elektrikli araçlar ve hibrit toplamda yüzde 10 seviyesinde. Yıllık kiralamada 2025 talebi benzer seviyelerde kalabilir.
Sektörde fiyatlamanın durumu
Benzer fiyatlar olduğu için bizi çok etkiliyor ve zaten kârsızlık da bu yüzden arttı. Bizim geçen sene ile bu sene arasında aylık araç getirisi hemen hemen aynı. Operasyonel maliyetlerine ve personel maliyetlerine bakarsanız iki katına çıktı ama araç fiyatları iki katına çıkmayınca geliriniz aynı kalınca maalesef kârsızlık orada doğuyor. 2025 yılında da çok büyük bir artış öngörmüyorum bir kere rekabet ortamı çok yüksek olunca fiyatlar da artamıyor. Fiyatı piyasa belirler. Kendimizi ne kadar en üstte konumlandırsak da piyasanın getirdiği bir fiyatlama gerçeği var. Eğer araç fazlası da varsa bu araçları boşta tutmamak için mecburen daha düşük fiyata kiralıyorsunuz. 2025 yılında da en fazla fiyatlarda yüzde 10-15 artış olabilir daha fazlasını öngörmüyorum.
Avrupa’daki otomotiv sektöründeki sıkıntılar
Volkswagen fabrika kapatacağını duyurdu çünkü bu şekilde biz maliyetlerimizi karşılayamıyoruz dedi. Almanya hükümetinin Çin’e koymuş olduğu bir gümrük vergisi var. Özellikle Çinli BYD’nin atağı bütün sektörü etkiliyor. Bu sıkıntıların başlıca sebebi bu. Türkiye’yi de tabii etkileyecek bu kapanmalar çünkü Türkiye yan sanayi Volkswagen’e ve birçok Alman markasına yan sanayi ihraç eden bir ülke. Buradan Türkiye’deki yan sanayi kesinlikle etkilenecek ve Türkiye’deki tedarikten dolayı arz talepten dolayı maliyetler yükseleceğinden dolayı sıkıntı doğabilir.
Bir yanıt bırakın